HK PERFORMANS HIZLI ZAYIFLAMA BAŞARILARI

4 ayda 34 Kilo Zayıflama

Beynimin düşünme şekli, tam bir devrim geçirdi!

TIKLAYINIZ.

ETİKET: online zayıflama hikayesi, kilo verme, hızlı kilo verme başarısı, sağlıklı kilo verme başarısı, online kilo verme başarısı, çabuk kilo verme başarısı, sağlıklı kilo verme başarısı, zayıflama hikayesi, hızlı zayıflama hikayesi, online zayıflama hikayesi, kalıcı zayıflama hikayesi, gelişerek zayıflama hikayesi, şaşırtan zayıflama hikayesi, ablamın zayıflama hikayesi, en etkili zayıflama hikayesi, ibretlik zayıflama hikayesi. Zayıflama öyküsü, zayıflama öyküleri, zayıflama günlükleri, zayıflatan hikayeler, zayıflama hikayeleri resimli, zayıflama başarı hikayeleri, kilo verme başarıları, hızlı kilo verme başarıları, hızlı kilo verme öyküsü

ZAYIFLAMA KAMPINDA BAKIN KAÇ KİLO ZAYIFLADILAR

Zayıflama kampı HK performans -diğer üyeler için TIKLAYINIZ.Zayıflama Kampı Programı;

         ’’%100 eğitim – uygulama içerikli,
 bilinçli gelişim motivasyon çalışmaları

ve özellikle de Zayıflama atölyesi çalışmaları ile zihinsel değişim formatı  konsepti’’ içeriklidir.

“Hiçbir ilaç ve kimyasal madde kullanmadan” sloganı, özellikle ön plana çıkarılarak;

%100 eğitim, %100 doğal yaklaşım  ve profesyonel donanımlı çalışmalar’ öncelikli ve belirleyici olacaktır.

%100 Fiziki ve Ruhsal DEĞİŞİM

%100 SAĞLIKLI ve Kalıcı!

%100 Eğitim ve Uygulama

%100 Doğal ve Sürdürülebilir.

%100 Bilinçli Motivasyon

%100 Gelişerek Değişim

%100 Gelişerek ZAYIFLAMA

%100 Gençleşme ve Uzun Ömür
Zayıflama Kampı için bireysel değerlendirmeler sonrası karar verilmektedir. Lütfen yarı ve tam zamanlı Yatılı Zayıflama Kampı çalışmaları için randevu alınız.
Üye Danışmanınız için 212 245 20 33-39  veya gsm : 532 476 30 22
————-
ETİKET:gerçek zayıflama başarısı, hızlı zayıflama başarısı, kalıcı zayıflama başarısı, online zayıflama başarısı, şaşırtan zayıflama başarısı, ibretlik zayıflama başarısı, gelişerek zayıflama başarısı, hızlı ve sağlıklı zayıflama başarısı, çabuk zayıflama başarısı, acil zayıflama başarısı, zayıflama hikayesi, hızlı zayıflama hikayesi, gerçek zayıflama hikayesi, resimli zayıflama hikayesi, kalıcı zayıflama hikayesi, online zayıflama hikayesi, kilo verme, hızlı kilo verme başarısı, sağlıklı kilo verme başarısı, online kilo verme başarısı, çabuk kilo verme başarısı, sağlıklı kilo verme başarısı, zayıflama hikayesi, hızlı zayıflama hikayesi, online zayıflama hikayesi, kalıcı zayıflama hikayesi, gelişerek zayıflama hikayesi, şaşırtan zayıflama hikayesi, ablamın zayıflama hikayesi, en etkili zayıflama hikayesi, ibretlik zayıflama hikayesi. Zayıflama öyküsü, zayıflama öyküleri, zayıflama günlükleri, zayıflatan hikayeler, zayıflama hikayeleri resimli, zayıflama başarı hikayeleri, kilo verme başarıları, hızlı kilo verme başarıları, zayıflama kamları, zayıflama kampları fiyatları, zayıflama kampları başarıları, zayıflama kampları HK, zayıflama kampları başvuru, zayıflama kampları fotoğrafları

OBEZLERİN DE BİR PARTİSİ OLACAK

Üstün Performans Uzmanı Halil KarguluTüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de ‘kilo’ sorunu gündemdeki tazeliğini koruyor. Halkı bilinçlendirmek, hızlı kilo verme tekniklerini göstermek için beslenme programları yapılıyor.

‘Türkiye şişmanlıyor’ sloganıyla birçok kesim obeziteye, zayıflama ilaçlarına ve ‘fast food’a karşı savaş açmış durumda. Konuyu daha da ileriye taşıyan Obezite ile Mücadele Derneği (OMDER) Kurucu Başkanı Halil Kargulu “Kilo Psikolojisi Yaşayanlar Partisi”ni kuruyor. Kargulu, kilo problemiyle mücadele eylem planını hazırlamış. Bağımsız ‘obezite müsteşarlığı’ hatta ‘obezite bakanlığı’ kurulması gerektiğini vurgulayan Kargulu, “Bu sorun ülkemizin ve tüm dünyanın en önemli problemi. Bugüne kadar Başbakanlık, Sağlık Bakanlığı ve birçok partiye bu sorunun çözümü için mektup gönderdim. Ancak bir sonuç alamadım. Bu nedenle siyasete atılmaya karar verdim.” diyor. 2015 seçimlerine partisinin tüm teşkilatlarının 81 ilde hazır olacağını belirten Kargulu, Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın “Şu anda Türkiye’deki her 3 kişiden biri obez. ‘Şişko’ demek daha doğru.” sözleri için de, “Kendilerini halktan ve biz kilolu obezlerden özür dilemeye davet ediyoruz.” yorumunda bulunuyor.

Halil Kargulu, farklı sürelerde çok hızlı zayıflayabilmesini noter onayıyla tasdiklemiş bir isim. Sağlıklı yöntemlerle bir ayda 91 kilodan 64 kiloya düşmüş. Kilo ve zayıflamakla ilgili birçok kitabı var. Kargulu’yu parti kurmaya iten, obez kişilerin yaşadığı sıkıntıyı geçmişte kendisinin de yaşamış olması. “Bizim halimizi en iyi bu sıkıntıyı yaşayanlar anlar. Birçok parti ile sıkıntımızı görüştüm, gündemlerinde olmadığını söylediler. Bu seçimlere yetiştiremeyeceğim ama önümüzdeki seçimlere kadar partimizi kuracağım.” diyen Kargulu, obez sorununun Meclis’te çözüleceğini düşünüyor.

Zaman Gazetesi Haberi

28 Kilo zayıflama / bendeki bu enerji patlamasını paylaşmak istiyorum.

TIKLAYINIZ.

Obezite partisi, hızlı zayıflama, çok hızlı zayıflama, en hızlı zayıflama, en hızlı zayıflama yöntemi, kalıcı zayıflama yöntemi, online zayıflama yöntemi, zayıflatan ilaçlar, obezite partisi nedir, Halil Kargulu obezite partisi, şişmanlık, zayıflamak istiyorum, kilo vermek istiyorum, kilo vermek istiyorum online, obezite haberleri, obezite reklamları, obezite ilaçları, zayıflama ilaçları, sağlıklı zayıflama yöntemi, hızlı zayıflama yöntemi, gelişerek zayıflama yöntemi, online zayıflama yöntemi, en etkili zayıflama yöntemi, obezite tedavisi, obezite cerrahisi, aşırı şişmanlık, Zayıflama hikayesi, zayıflama başarısı, gerçek zayıflama başarısı, hızlı zayıflama başarısı, kalıcı zayıflama başarısı, online zayıflama başarısı, şaşırtan zayıflama başarısı, ibretlik zayıflama başarısı, gelişerek zayıflama başarısı, hızlı ve sağlıklı zayıflama başarısı, çabuk zayıflama başarısı, acil zayıflama başarısı, zayıflama hikayesi, hızlı zayıflama hikayesi, gerçek zayıflama hikayesi, resimli zayıflama hikayesi, kalıcı zayıflama hikayesi, online zayıflama hikayesi, kilo verme, hızlı kilo verme başarısı, sağlıklı kilo verme başarısı, online kilo verme başarısı, çabuk kilo verme başarısı, sağlıklı kilo verme başarısı, zayıflama hikayesi, hızlı zayıflama hikayesi, online zayıflama hikayesi, kalıcı zayıflama hikayesi, gelişerek zayıflama hikayesi, şaşırtan zayıflama hikayesi, ablamın zayıflama hikayesi, en etkili zayıflama hikayesi, ibretlik zayıflama hikayesi. Zayıflama öyküsü, zayıflama öyküleri, zayıflama günlükleri, zayıflatan hikayeler, zayıflama hikayeleri resimli, zayıflama başarı hikayeleri, kilo verme başarıları, hızlı kilo verme başarıları, hızlı kilo verme öyküsü, hızlı zayıflayanlar, zayıflayanların hikayeleri, zayıflayanların öyküleri, inanılmaz zayıflama hikayeleri, gerçek kilo verme başarıları, gerçek zayıflama başarıları, morbid obezite, obezite merkezleri, obezite çözümleri, obezite ameliyatı, obezite hesaplama, Quaifen PseR,Stackers,Synephrine,Trimspa,X-Treme Lean,Yellow Jackets,Brand Mini-Tab,Diet Fuel,Fat Predator,Hoo,Metabolite, yasaklanan zayıflama ilaçları, zyıflama ilaçları yorumları, zayıflama ilaçları zararları, öldüren zayıflama ilaçları, zayıflama ilacı yasaklandı, en iyi zayıflama ilacı, en etkili zayıflama ilacı, zayıflatan ilaçlar, hangi ilaç zayıflatır, obezite cerrahisi derneği, obezite cerrahisi doktorları, obezite cerrahisi kongresi

24 KİLOYU NASIL VERDİ? “Artık kurtulmak için bir ümidim, hayallerime kavuşmak için bir yol arkadaşım vardı…”

İşte ben kendimi; bu ruhu olan sistem içerisinde, bu kadar özel hissediyorum. Şuursuz falan değilim sadece… böyle… hissettiriliyor…

Zayıflama Hikayesi için TIKLAYINIZ.

Kalıcı zayıflamak isteyenlerin hiç şüphesiz başvurmaları gereken tek kaynak Online Kilobekçiliği’dir. (www.vucudunsifresi.com). Kalıcı zayıflama yolları için HK Performans Kurumsal Çözümlerini mutlaka inceleyiniz.

YENİ BİR HAYAT YARIŞMACILARI NASIL ZAYIFLIYOR, 7 HAFTADA 27 KİLO

Yeni Bir Hayat programının son bölümünü izlediniz mi? Yeni Bir Hayat yarışmacıların son kilo tartımlarından haberiniz var mı? Peki bu Yeni Bir Hayat programının geleceği için kaçınız ümitlisiniz? Yeni Bir Hayat programında kalıcı zayıflamayı başaran olacak mı?Kim nasıl dayanıyorsa bu saçmalığa, biz gülüp geçiyoruz. Yani burada bizi mi düşünüyorlar da bu para ödülü bu denli cazip? Peki ne için zayıflıyorlar, insanın kendini bu derece teşhir etmeye kadar ileri gitmesi ne ile tanımlanabilir? Bu kimin ayıbıdır? Rtük ne zaman uyanacak….Bu sorulara verilecek cevabımız yok maalesef! Nihayetinde ben bir obezim ve böyle bir eleştiri yapmaya hakkım var. Benimle aynı kaderi paylaşan bu çaresiz insanların göz göre göre nasıl kullanıldığını görünce psikolojim altüst oluyor. Buna mı layığız biz?Evet ben de zayıflamak istiyorum. Denediğim yöntemler işe yaramıyorum, denemediklerim içinse içimde korku var. Çünkü her şeye rağmen yaşamayı seviyorum. Birgün zayıflamayı başaracağımı da biliyorum. Dileğim çok geç olmaması.Zayıflama kampına gitmeyi düşünüyorum. En iyi zayıflama kampı hangisi ise araştırıp bulmalı ve saçma sapan şeyler denemektense bu zayıflama kampına yazılmalıyım. Hadi hayırlısı…

GÜNDEME DÜŞEN BOMBA: YENİ BİR HAYAT ZAYIFLAMA PROGRAMI’NDA NASIL ZAYIFLADILAR?

Yeni Bir Hayat zayıflama programı yayın hayatına devam ederken herkesin aklında aynı soru: Yeni Bir Hayat yarışmacıları yarışmadan sonra da kilolarını koruyabilecekler mi? Yayın hayatının başında bu konuda birçok eleştiriye maruz kalan Yeni Bir Hayat zayıflama programının akibetinin The Biggest Loser gibi  olacağı neredeyse kuşku götürmez bir gerçek. Peki geleceği önceden görebilen bu yarışmacılar neden bile bile lades diyorlar?

Gerçek şu ki medya önünde obezite tedavisi mümkün değildir. Obezite tedavisi, anlık yöntemlerle, kısa sürede ve gösteri amaçlı bir kurgulamaya alet edilemez. Buna göz yuman Rtük, bunu birkez daha düşünmelidir.

Halil Kargulu’nun da söylediği gibi ” Yarını bugünden görememek en büyük kaybımız olacaktır.”

Obezite tedavisi zamana yayılmış bir tedaviyi gerektirir. Düzenli bir beslenme ve enerji tüketiminin artırılması her ne kadar birçok kilolu insan için çözüm olsa da obezite için yeterli değildir. Çünkü obezite bir hastalıktır. Basit yöntemlerle tedavi edilemez. Obezite tedavisi için destek şarttır.

Yeni Bir Hayat zayıflama programına tekrar değinecek olaursak, evet 2 spor eğitmeni eşliğinde bu yarışmacılar ama aralarında 200’ü aşkın kiloda obezler bulunan bu yarışmacılar için bu destek yeterli mi? Tabi ki hayır. Reyting için toplum sağlığınınbile tehlikeye atılabileceğinin somut bir örneği bu yarışma.

YENİ BİR HAYAT STAR TV, BU YARIŞMAYA DİKKAT!

OMDER- diyor ki;-Herkes kaybedecek!,  Asla Kaybetmeye Değmez!

   The Biggest Loser Türkiye / KAYBETMEYE DEĞER!

Obez ve morbid obezlerin, formatı kapsamında yarışma şeklinde ve içerisinde kazanan veya kaybedenlerin olacağı, Amerika Menşei, Türkçeleştirilmiş hali Kaybetmeğe Değer’ olarak yayına gireceği açıklanan TV programı, kendine bir de slogan belirlemiş:

‘Bu Yarışmada Kimse Kaybetmeyecek!’

Bu şekilde damardan girmek, kimsenin haddine değildir! Bilinçsizlikle değil, Yalanla…

Para’nın göründüğü yerde, insanın imanı genleşiyor! Ama “bu kadarı fazla” değil mi? diye düşünüyoruz. Yapımcıların, gerçeklerden, gerçek hayatta yaşananlardan haberleri yoktu! Oysa onlara tümü bilimsel ve yaşanmış verilere dayalı gerçekleri anlatmaya çalıştık

Hatta bu güne kadar, hiçbir şeyden haberdar olmasalar ne yazar, artık gerçekleri biliyorlar!        Para kaç insanı feda etmeye değer? Bazılarımızın hayata gözlerini açarken, genlerinden para hırsı mı fışkırıyordu?

Yayımcı kuruluş, reyting ile yatıp, reyting ile kalkıyor, ‘ne kadar kan, o kadar şehvet’!      Sizlerde hiç Allah korkusu yok mudur? İnsanı temel alan, çağdaş, medeni ve sosyal sorumluluk hisleriniz hiç mi işlenmedi? Toplumun hissiyatına neden bu kadar uzak kalıp, sırf kendinize bu denli yakın kalabiliyorsunuz!

Duygusal olgunluk nasıl bir davranış biçimini gerektirir bilir misiniz?

Türkiye Halkı’nın 53 milyonuna yakın insanı bu programdan medet umarken, duygusal dışa yansıtılamayan o kadar acılar varken; hiç mi yüreğiniz acımaz, hiç mi insan olabilme erdemi sizi cezp etmez?

2010 yılı ortalarında, ‘Biggest Loser-Amerika’ da yarışmayı kazanan son kişi de dahil, bir çok katılımcı, programın tehlikeli olduğu üzerine, konuşma yasağına karşın, görüş belirtmişler!

 

Geçen sezonun Birincisi  Ryan Benson  “10 haftada verdiği 55 kg.’nun 14 kilosunu yarışma bitiminden sadece 5 gün sonra geri aldığını ve kısa süre içinde verdiği kilolarının 40’ını geri aldığını ve yarışmanın hemen sonrası depresyona girerek eski ‘yemek yeme’ alışkanlığına fazlası ile sarılarak, duygusal sarsıntılar yaşadığını” belirtmiş ve kendisine saygısını kaybetmiştir.

Bu yarışmanın HERŞEYE DEĞER değil, HiÇBiR ŞEYE DEĞMEYECEĞiNi hatta çok daha fazlasını kaybettirdiğini açıklamıştır. Yarışma sonrası hayatı mahvolmuştur.

Tıpkı başka bir sezon kazananı bayan yarışmacı Kai gibi…

 

Kai Hibbard yarışma sürecinde 53 kg. zayıflarken, kilolarını verdiği süreden 3 kat daha hızlı şekilde,  31 kiloyu çoktan aldığını beyan etmiştir…

Ayrıca; yarışmada elenen ve tüm umudunu kaybederek intihara sürüklenenleri kimse tasvir edememekte ve ön planda tutmamaktadır… Asıl tehlike ‘kazananların geri alacağı’ aşikar kilolarda değil, kaybedenlerin (elenenlerin) yaşayacağı, ruhsal, psikolojik ve fizyolojik travmalardır.

İstisnasız tüm yarışmacılar; Yarışmalar sonrasında, kişilik olarak zayıf, zihinsel karışık veya psikolojik kaynaklı yeme bozuklukları ve benzeri sıkıntılar yaşamışlardır. Bu durum kolay geçecek gibi de değildir… Hatta olumsuz sonuçlar kişisel göreceli donanımlara göre kıyaslandığında, etkileri hiç geçmeyecek!

Bu yarışmada hiç kimse Kaybetmeyecek’ sloganı programın bizzat yapımcıları tarafından,  Bu yarışmada Kazanan kimse olmayacak şeklinde derhal değiştirilip, bir özür metni ile kendilerine aktardığımız gerçekleri anlatan yaklaşım olgunluğunu gösterebilmeliler.

Bu şekilde davranarak, yapımcılar belki bu gün itibariyle vicdanlarındaki yükü yok edemeseler de, azaltabilme şansına hala yayın öncesinde, yayına kısa bir süre kalsa da hala sahipler!

Görevi yapımcılık olan kimseler, toplumsal gelişime, medeni yaşama katkı sağlayabilme hedeflerini benimsemelidirler, maddi hırslar ve ellerine geçirebildikleri araçlarla yaptırım veya güç elde etme zayıflığından kendilerini uzak tutmalılar. ‘Duygusal olgun’ olarak davranabilmeliler!                                                                                                         

 Keza yayımcı kuruluşlar da; toplumun sağlıklı gelişimine destek verebilecek çok hassas bir misyon üstlenmeli, toplumun üçte ikisini aşan çok yüksek bir oranda ki nüfusu direkt ilgilendiren bir konuda, kendi inisiyatifleriyle kolay olanı değil, en doğru yolu seçme erdemini göstermekte ikilem yaşamamalılar.

Bu yolda varlığını, yüreğini ortaya koyarak, büyük çabalarla gerçeklere ulaşmış, keşifler yaparak uluslar arası öncülük üstlenen insanlara, kendi sorumlulukları, misyonları ve vizyonları  çerçevesinde destek vermek şerefini kendilerine nail görmelidirler. Bizim konuya bakışımız bu yöndedir.

Evet, ana başlıkta vurgulandığı gibi gerçekten kaybetmeye değer’… Obez ve morbid obezlerin zaten anlaşılamayan ve aşağılanan ama hep direnen, tüketilmeye açık umutlarına son darbeyi vurmayı da ‘siz’ üstlenin…  ‘Kaybedecekleri ne kalmış ki zaten’ deyin, içlerinde insan olma filizi şeklinde hapsolmuş, ezilmeye açık bu nadide değeri de hedef alın, varsa geri kalan şeyleri de…

Bu program içinde yer alan herkes ‘KAYBEDECEK’tir!  Kazanan kimse olmayacaktır.        Bu anlamda “KAYBETMEYE DEĞER Mİ?” Bir kez daha düşünmelidir.

Saygılarımızla.

OMDER-OBEZİTE İLE MÜCADELE DERNEĞİ                                                                                                   KURUCU BAŞKANI

HALİL KARGULU

Psikolog – Tıbbı Antrenman  ve Üstün Performans Uzmanı

SEMİR BERBER

http://vucudunsifresi.com

http://omder.org.tr

 Bu yazı The Biggest Loser Türkiye, diğer adı Yeni Bir Hayat olan  programa uyarı niteliğindedir. Yarın sizi hayallerinize kavuşturup, öbürgün yüzüstü bırakarak ölümcül travmalara yol açabilecek böyle zarralı bir programın reklamlarına itibar etmeyiniz. Bırakın da geleceğiniz medyanın değil sizin elinizde olsun.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

YENİ BİR HAYAT STAR TV 1.SEZON 2. BÖLÜMDEN ÇARPICI KARELER

KONU:The Biggest Loser Türkiye adı altında Yurt dışından yapım- yayın hakları satın alınmış olan Obez ve Morbid Obezlerin zor koşullara dayanıklılıklarının yanı sıra, ne pahasına olursa olsun, en çok kilo vermelerini temel alarak, obez ve morbid obez yarışmacıların elenmeleri veya kazanmaları usulüne dayanan, kısmen canlı yayınlanacak programınıza yönelik, Derneğimizin Uyarı ve Durum Tespitidir!

OMDER olarak, programınız yayına girmeden önce, aşağıda sıraladığımız konulara yönelik olarak farklı algı ve yaklaşımların her türlü sebep ve sonuç ilişkilerinin yanı sıra, program sonrasındaki süreçte yaşanacak travma ve intiharla sonuçlanabilecek psikolojik çalkantıların da göz önünde bulundurulmasının uyarısını yapmakla birlikte,sorumlulukları hatırlatarak gözden kaçırılmamasını talep etmekteyiz.

OMDER olarak, bu talebimiz, tamamen yaşanmış gerçeklere uygun, bilimsel verilere dayandırabileceğimiz hukuksal boyutu da içermektedir!

Obezite; ciddi, çok yönlü ve kompleks bir sağlık sorunu olmakla birlikte, bir çok zafiyetler içeren zayıf bir yana da sahiptir. Sosyal ve psikolojik baskıyla zayıflama isteği duyan obez bireyler bu yöndeki eylemlerinin bilinçaltı zorlamaları ile yaşadıkları zafiyetleri sonucunda, bazen ölüm de dahil olmak üzere her türlü riski göze almaktadırlar.

Hal böyleyken,  yarışma çerçevesinde obez bir yarışmacının The Biggest Loser programında kendi adına sağlık risklerini üstlenmek üzere imza ile sorumluluk alması, gizlilik sözleşmesi imzalaması, konuşma yasaklarının getirilmesi, insan zafiyetine dayanmakta olup, yasal olarak yeterli ve geçerli değildir.

 

İrade kavramının obezite veya obezler ile bir arada kullanılması en büyük yanlıştır! EK 1’DE YER ALAN AÇIKLAMADAN DA GÖRECEĞİNİZ GİBİ Ne yeme içme boyutunda, ne de fiziksel performans alanında irade, farklı yaklaşımlarla ele alınsa bile bir arada kullanılamaz! Böyle bir yaklaşım, obez bireylerin manipülasyona açık ruhsal durumunu suistimal etme, fizyolojik gerçeklikleri göz ardı etme, kısacası insan sağlığını bilinçli riske atıp ticari anlamda araç olarak kullanmaya kalkışmak ile eş anlamlıdır. Her biri diğerinden daha vahim, insanı rencide edecek bu yaklaşımlar tarafımızca onaylanmamaktadır. Asla da onaylanmayacaktır.!

The Biggest Loser öldürüyor!

Resmi istatistiksel verilere göre %72 oranında ki kilolu veya obez Türkiye Halkı’nın yaşamakta olduğu fiziksel ve duygusal-ruhsal acıların gerisinde akıtılan gözyaşlarının sergilenmesi ve beyaz camda kirlilikle sunulması,  suç teşkil edecektir! Toplumun büyük çoğunluğunu oluşturmasına rağmen ruhsal – duygusal yorulmuş ve zayıf kalmış insanların gözyaşları, birilerine ticari çıkar sağlamak üzere reyting konusu yapılamaz!

OMDER olarak yıllardır özenle üzerinde çalıştığımız ‘obeziteye yönelik doğru bakış açısı’ medya etkisiyle kurumsal ticari çıkarlar uğruna, bilinçli veya bilinçsiz yanlış mesajlar ve imajlar giydirilerek yıkılamaz!  Obeziteyle ilgili yanlış mesaj ve imajlar konusunda ısrarlı olunması halinde, yetkililere sorumluluklarını hatırlatmanın yanı sıra, dernek olarak konunun takipçiliğinde ve sorumluluğumuzu yerine getirmekte sonu nereye varırsa varsın, ısrarlı olacağımızın bilinmesini isteriz.

 

Formatı itibariyle, yarışmacı obezler arasında belli kıstaslarla elemeler yapılması ciddi sorunları beraberinde getirmektedir ve bunların yaşanılması kaçınılmazdır. Fiziksel veya ruhsal travmalar, yarışmalar sürecinde tezahür etmese dahi, sonrasında daha sıklıkla ve daha derin oluşması kesindir. Yurt dışı uygulamalarda bu yönde çok açık yaşanan sorunlar mevcuttur. Ruhsal, duygusal travmaların bedene de yansıyan rahatsızlıklarını yaşayan, Verdikleri kiloların çok daha fazlasını geri alan, ruh sağlığı ve fizyolojisi tamamen bozulmuş, hastanelik olmuş, pek çok örnek gösterilebilir.(EK-2)  Burada ifade etmek istediğimiz açıklıkla şudur ki;

Bu programın ardından program katılımcıları adına ölüm ve intihar olayları yaşanması dahi çok muhtemeldir. Bir, üç ve beş yıllık katılım sonrası yaşanması muhtemel travmaların sorumlularını şimdiden açıklamayı ve obezite’nin bir reyting aracı olamayacağını da bu gün itibariyle açıklayarak zaman varken; yanlış atılan adımların düzeltilmesinin etik anlamda da gerekliliğini vurgulamak, en öncelikli sorumluluğumuzdur.

The Biggest Loser, Türkiye için bir tehdit unsuru.

OMDER olarak uyarılarımız dikkate alınmaz ve elemeler sırasında ve sonrasında, travmalara ve yaşamsal tehlikelere varan durumlar yaşanırsa, bunun adı televizyon programı olamaz!

OMDER olarak yeniden ve yine uyarıyoruz, programınızın ardından, katılımcılar arasında ölüme teşebbüs olayları olması olasılığı çok yüksektir. Olması hiç arzu edilmeyen bu durumda sorumluluk yapımcı firma ve yayını kabul eden yayımcı kuruluşundur.

EK 3’DE YER ALAN AÇIKLAMADAN DA GÖRECEĞİNİZ GİBİ, sıraladığımız  tüm yaklaşımlar ve paylaşımlar OMDER’in yıllar boyunca titizlikle araştırdığı obezite, kilolu olma hali ve kilo psikolojisi konularında yürüttüğü çalışmalar, elde ettiği veriler ve arşivlerden ulaştığı sonuçlardır. 

Yani uyarılarımız size, yarışmanıza ya da kuruluşunuza yönelik bir tutum değil sadece gerçeklerin bilinçle ve doğruca yansıtılması amacıyladır.

Obez bireylere ilişkin saydığımız tüm olguların, bir televizyon program formatı ile geçiştirilmesi mümkün değildir!  Program menşesinin Amerikan olması hiçbir ayrıcalık ya da güvenilirlik kaynağı olamaz. Hatta obez Amerikan Halkı’nın malum yapısıyla ilişkilendirilmesi daha gerçekçi bir yaklaşımdır.

Kültürel farklılıkların temelinde daha duygusal bir toplum oluşumuz göz ardı edilmemelidir. Sadece bu özellik bile, program süresinde ve sonrasında yoğun travmalar yaşanacağının işaretçisi olmaya yeterlidir. 

The Biggest Loser Programına karşı olduğumuz  gibi The Biggest Loser TürkiyeYeni Bir Hayat” programına da karşıyız.

Daha önce de belirttiğimiz gibi, OMDER olarak tüm birikim ve bilgi altyapımızla destek sağlamak için yukarıda açıkladığımız ayrıntıların çalışmalarınızda duyarlılıkla ele alınması ve yaklaşımlarınızda özen gösterilmesi durumunda yanınızda olacağımızı bilmenizi isteriz,

Hiç arzu etmemekle birlikte aksi durumda da OMDER olarak Obez ve Morbid obezlerin (hastaların ) bu yöndeki zafiyetlerinin reyting uğruna suiistimaline izin vermeyeceğimizi de bilgilerinize sunmak isteriz.

Obezite konusuna katkı sağlayacak başarılı bir yayın ve çalışma dönemi dileriz. Saygılarımızla.

 

OMDER-OBEZİTE İLE MÜCADELE DERNEĞİ                                                                                                   KURUCU BAŞKANI

HALİL KARGULU

Psikolog  / Üstün Performans Uzmanı

SEMİR BERBER 

http://vucudunsifresi.com

http://omder.org.tr

 

 

 

YENİ BİR HAYAT STAR TV HAKKINDA İNANILMAZ İDDİA

OMDER- diyor ki;-Herkes kaybedecek!,  Asla Kaybetmeye Değmez!

   The Biggest Loser Türkiye / KAYBETMEYE DEĞER!

Obez ve morbid obezlerin, formatı kapsamında yarışma şeklinde ve içerisinde kazanan veya kaybedenlerin olacağı, Amerika Menşei, Türkçeleştirilmiş hali Kaybetmeğe Değer’ olarak yayına gireceği açıklanan TV programı, kendine bir de slogan belirlemiş:

‘Bu Yarışmada Kimse Kaybetmeyecek!’

Bu şekilde damardan girmek, kimsenin haddine değildir! Bilinçsizlikle değil, Yalanla…

Para’nın göründüğü yerde, insanın imanı genleşiyor! Ama “bu kadarı fazla” değil mi? diye düşünüyoruz. Yapımcıların, gerçeklerden, gerçek hayatta yaşananlardan haberleri yoktu! Oysa onlara tümü bilimsel ve yaşanmış verilere dayalı gerçekleri anlatmaya çalıştık

Hatta bu güne kadar, hiçbir şeyden haberdar olmasalar ne yazar, artık gerçekleri biliyorlar!        Para kaç insanı feda etmeye değer? Bazılarımızın hayata gözlerini açarken, genlerinden para hırsı mı fışkırıyordu?

Yayımcı kuruluş, reyting ile yatıp, reyting ile kalkıyor, ‘ne kadar kan, o kadar şehvet’!      Sizlerde hiç Allah korkusu yok mudur? İnsanı temel alan, çağdaş, medeni ve sosyal sorumluluk hisleriniz hiç mi işlenmedi? Toplumun hissiyatına neden bu kadar uzak kalıp, sırf kendinize bu denli yakın kalabiliyorsunuz!

Duygusal olgunluk nasıl bir davranış biçimini gerektirir bilir misiniz?

Türkiye Halkı’nın 53 milyonuna yakın insanı bu programdan medet umarken, duygusal dışa yansıtılamayan o kadar acılar varken; hiç mi yüreğiniz acımaz, hiç mi insan olabilme erdemi sizi cezp etmez?

2010 yılı ortalarında, ‘Biggest Loser-Amerika’ da yarışmayı kazanan son kişi de dahil, bir çok katılımcı, programın tehlikeli olduğu üzerine, konuşma yasağına karşın, görüş belirtmişler!

 

Geçen sezonun Birincisi  Ryan Benson  “10 haftada verdiği 55 kg.’nun 14 kilosunu yarışma bitiminden sadece 5 gün sonra geri aldığını ve kısa süre içinde verdiği kilolarının 40’ını geri aldığını ve yarışmanın hemen sonrası depresyona girerek eski ‘yemek yeme’ alışkanlığına fazlası ile sarılarak, duygusal sarsıntılar yaşadığını” belirtmiş ve kendisine saygısını kaybetmiştir.

Bu yarışmanın HERŞEYE DEĞER değil, HiÇBiR ŞEYE DEĞMEYECEĞiNi hatta çok daha fazlasını kaybettirdiğini açıklamıştır. Yarışma sonrası hayatı mahvolmuştur.

Tıpkı başka bir sezon kazananı bayan yarışmacı Kai gibi…

 

Kai Hibbard yarışma sürecinde 53 kg. zayıflarken, kilolarını verdiği süreden 3 kat daha hızlı şekilde,  31 kiloyu çoktan aldığını beyan etmiştir…

Ayrıca; yarışmada elenen ve tüm umudunu kaybederek intihara sürüklenenleri kimse tasvir edememekte ve ön planda tutmamaktadır… Asıl tehlike ‘kazananların geri alacağı’ aşikar kilolarda değil, kaybedenlerin (elenenlerin) yaşayacağı, ruhsal, psikolojik ve fizyolojik travmalardır.

İstisnasız tüm yarışmacılar; Yarışmalar sonrasında, kişilik olarak zayıf, zihinsel karışık veya psikolojik kaynaklı yeme bozuklukları ve benzeri sıkıntılar yaşamışlardır. Bu durum kolay geçecek gibi de değildir… Hatta olumsuz sonuçlar kişisel göreceli donanımlara göre kıyaslandığında, etkileri hiç geçmeyecek!

Bu yarışmada hiç kimse Kaybetmeyecek’ sloganı programın bizzat yapımcıları tarafından,  Bu yarışmada Kazanan kimse olmayacak şeklinde derhal değiştirilip, bir özür metni ile kendilerine aktardığımız gerçekleri anlatan yaklaşım olgunluğunu gösterebilmeliler.

Bu şekilde davranarak, yapımcılar belki bu gün itibariyle vicdanlarındaki yükü yok edemeseler de, azaltabilme şansına hala yayın öncesinde, yayına kısa bir süre kalsa da hala sahipler!

Görevi yapımcılık olan kimseler, toplumsal gelişime, medeni yaşama katkı sağlayabilme hedeflerini benimsemelidirler, maddi hırslar ve ellerine geçirebildikleri araçlarla yaptırım veya güç elde etme zayıflığından kendilerini uzak tutmalılar. ‘Duygusal olgun’ olarak davranabilmeliler!                                                                                                         

 Keza yayımcı kuruluşlar da; toplumun sağlıklı gelişimine destek verebilecek çok hassas bir misyon üstlenmeli, toplumun üçte ikisini aşan çok yüksek bir oranda ki nüfusu direkt ilgilendiren bir konuda, kendi inisiyatifleriyle kolay olanı değil, en doğru yolu seçme erdemini göstermekte ikilem yaşamamalılar.

Bu yolda varlığını, yüreğini ortaya koyarak, büyük çabalarla gerçeklere ulaşmış, keşifler yaparak uluslar arası öncülük üstlenen insanlara, kendi sorumlulukları, misyonları ve vizyonları  çerçevesinde destek vermek şerefini kendilerine nail görmelidirler. Bizim konuya bakışımız bu yöndedir.

Evet, ana başlıkta vurgulandığı gibi gerçekten kaybetmeye değer’… Obez ve morbid obezlerin zaten anlaşılamayan ve aşağılanan ama hep direnen, tüketilmeye açık umutlarına son darbeyi vurmayı da ‘siz’ üstlenin…  ‘Kaybedecekleri ne kalmış ki zaten’ deyin, içlerinde insan olma filizi şeklinde hapsolmuş, ezilmeye açık bu nadide değeri de hedef alın, varsa geri kalan şeyleri de…

Bu program içinde yer alan herkes ‘KAYBEDECEK’tir!  Kazanan kimse olmayacaktır.        Bu anlamda “KAYBETMEYE DEĞER Mİ?” Bir kez daha düşünmelidir.

Saygılarımızla.

OMDER-OBEZİTE İLE MÜCADELE DERNEĞİ                                                                                                   KURUCU BAŞKANI

HALİL KARGULU

Psikolog – Tıbbı Antrenman  ve Üstün Performans Uzmanı

SEMİR BERBER

http://vucudunsifresi.com

http://omder.org.tr

 Bu yazı The Biggest Loser Türkiye, diğer adı Yeni Bir Hayat olan  programa uyarı niteliğindedir. Yarın sizi hayallerinize kavuşturup, öbürgün yüzüstü bırakarak ölümcül travmalara yol açabilecek böyle zarralı bir programın reklamlarına itibar etmeyiniz. Bırakın da geleceğiniz medyanın değil sizin elinizde olsun.

 

 

 

 

 

 

YENİ BİR HAYAT STAR TV ZAYIFLAMA PROGRAMI FULL İZLE, YENİ BİR HAYAT PROGRAMINDA NELER OLUYOR?

Star TV’de yayınlanan zayıflama programı eleştirisi;

 

Slogan olarak belirledikleri ‘Yeni Bir Hayat’, zafiyet ve sıkıntılara gebe yeni bir hayat’tır!

‘Yeni Bir Hayat’ başlığı ne kadar masum ve davetkar değil mi?, İnsanın içine ekilen bir umut fidanı gibi. Tam kalbinin orta yerine! Hiç bir kalıcı çözüm bulamayan kilolu ve obezlerin özlemlerine, içlerinde yanan çözüm ateşine hafifçe bir dokunup da kaçar gibi, onlarla oyun oynar gibi.

Tüm obezler dört elle sarılmaya kalkışıyor bu başlığa, zaafları bu olduğu için. Bataklığa saplanmış, gittikçe nefes almakta güçlük çeken birilerine, şeytanın çiçek kokulu bir dal uzatması gibi bir durum bu!

Ne sinsice ve art niyetli… Yeni Bir Hayat

Onlar bataklıkta çırpındıkça, yalancı dala uzanmaya çalıştıkça, daha da batacaklar ve birileri bunu reality show şeklinde, büyük bir “soytarılıkla”, tüm akılcı çözüm girişimlerinin bir alternatifi olarak gösterme cüretine kalkışarak, şaşaa ile TV’de reyting yakalamaya çalışacak…

Bu ve buna benzer insan odaklı fakat hiçbir zaman saygın olamayacak kişiliksiz yaklaşımların birçok örneğini bazen türkü yarışmaları, bazen dans veya yetenek yarışmaları olarak da görmekteyiz. Temeli, biraz da “şaklabanlığa”, başkalarını eğlendirmeye dayanan, kendilerince akıllı ama insanlıkta henüz pişmemiş kimselerin ortaya koyduğu projedir bu!

Obezite; ciddi, çok yönlü ve komplike bir sağlık sorunu olmakla birlikte, bir çok zafiyetler içeren zayıf bir yana da sahiptir. Sosyal ve psikolojik baskıyla zayıflama isteği duyan obez bireyler, bu yöndeki eylemlerinin bilinçaltı zorlamaları ve yaşadıkları zafiyetlerin sonucunda, bazen ölüm de dahil olmak üzere her türlü riski göze almaktadırlar.

İrade kavramının obezite veya obezler ile bir arada kullanılması en büyük yanlıştır! EK 1’DE YER ALAN AÇIKLAMADAN DA GÖRECEĞİNİZ GİBİ “Ne yeme içme boyutunda, ne de fiziksel performans alanında irade, farklı yaklaşımlarla ele alınsa bile bir arada kullanılamaz! Böyle bir yaklaşım, obez bireylerin manipülasyona açık ruhsal durumunu suiistimal etme, fizyolojik gerçekliklerini göz ardı etme, kısacası insan sağlığını bilinçli olarak riske edip ticari anlamda araç olarak kullanmaya kalkışmak ile eş anlamlıdır. Her biri diğerinden daha vahim, insanı rencide edecek bu yaklaşımlar tarafımızca onaylanmamaktadır.” Ve asla da onaylanmayacaktır.!

Formatı itibariyle, yarışmacı obezler arasında belli kıstaslarla elemeler yapılacak ve bu da ciddi sorunları beraberinde getirecektir. Bunların yaşanılması kaçınılmazdır.

Fiziksel veya ruhsal travmalar, yarışmaların sürecinde tezahür etmese dahi, sonrasında sıklıkla ortaya çıkacaktır.

Bu programın ardından, yarışmacıların ölüm ve intihar vakaları yaşaması dahi çok muhtemeldir. Bir, üç veya beş yıl sonra katılımcıların yaşanması muhtemel travmalarının sorumlularını şimdiden açıklamayı ve obezite’nin, Engellilik halinin, bir reyting aracı olamayacağını da bu gün itibariyle açıklayarak zaman varken, yanlış atılan adımların düzeltilmesinin etik anlamda gerekliliğini vurgulamak en öncelikli sorumluluğumuzdur. Yapımcıların ve Yayıncı TV kuruluşunun göz ardı ettiği şey; bu şekilde insanların yeteneklerinin sınanamayacağıdır, insanların yaşama dair umutlarını ve geleceğe bakışlarını, ruhsal ve fiziksel sağlıklarını yarışma ve eğlence konusu yapmaya kalkıştıklarıdır.

Bu anlamda sunulan ‘Yeni Bir Hayat zafiyet ve sıkıntılara gebe yeni bir hayat’tır!

Tüm dünyada benzer formatta yayınlanan geçmiş zamandaki tüm finalistlerin durumları içler açısıdır. Amerikan versiyonunda 97 Kilo veren Eric Chopin, 1.5 yıl içinde tüm verdiklerini geri aldığı gibi artık hayatı zindana dönmüştür. Aynı şekilde sezon finalisti Ryan Benson 55 kilo vermiş daha 1 hafta geçmeden 14 kilosunu geri almıştır ayrıca hastanelik olmuş ve komaya girmiştir. Yine yurt dışı formatlarından birinde; sezon birincisi Kai Hibbard yarışmada 53 kilo vermiş ve 3 ay içinde 40 kilosunu çabucak geri almıştır. Çok uzaklara gitmeye gerek yok, Türkiye’de 2005 senesinde yayınlanan  “ŞİMDİ ZAYIFLAMAK İSTİYORUM” yarışmasında sezon boyunca toplam verilen kilo 250 kg. olurken, yarışma sonrası aynı yarışmacıların aldığı kilo tam 385 kg olmuştur. Sezon birincisinin sokağa çıkacak yüzü kalmamış ve yaşadığı psikolojik travma sonrası ölüme gün saymaktadır.

Bu gibi gerçek yaşanmış örnekleri göremeyen ve bu tür reality show programların da kalıcı zayıflayacağını veya kilo verdiğin de asla kilo almayacağını düşünen, program içinde; kendine, eşine ve çocuklarına söz veren fakat bağımlı olduklarının farkında bile olmayan yarışmacılar ve tüm kilolu obezler, bu tür kişiliksiz ve bilinçten uzak bir formatta, mevcut yaşadıkları travmaların çok daha fazlasını yaşayacaklarını asla unutmamalıdırlar.

‘Kaybetmeğe Değer’ yeni adıyla; Yeni bir Hayat orijinali de The Biggest Loser’ programı; İnsanlara içler acısı sıkıntılar yaşatıp, onları yüz üstü bırakacaktır. Hiçbir anlamda saygınlığı olmayan, gerçekleri çarpıtan ve sadece ticari kaygı taşıyan kişiliksiz bir Programdır.

Bir de yarışmada elenen ve tüm umudunu kaybederek, intihara sürüklenenler var. Kimsenin tasvir edemediği ve göz ardı ettiği asıl tehlike, ‘kazananların geri alacağı’ aşikar kilolarda değil, kaybedenlerin (elenenlerin) yaşayacağı, ruhsal, psikolojik ve fizyolojik travmalardadır.

İstisnasız tüm yarışmacılar; Yarışmadan sonra, kişilik olarak zayıf duruma gelmiş, zihinsel olarak karışık veya psikolojik kaynaklı yeme bozuklukları ve benzeri sıkıntılar yaşamışlardır. Bu durum kolay geçecek gibi de değildir… Hatta olumsuz sonuçlar kişisel göreceli donanımlara göre kıyaslandığında, etkileri hiç geçemeyecek kadar ağır olabilir!

Omder olarak; son dönemde defalarca yazılı ve sözlü bildirdiğimiz gerçekleri, son bir kez daha program yapımcılarına duyurmak istiyoruz:

“Obez ve morbid obezlerin zaten anlaşılamayan ve aşağılanan ama hep direnen, tüketilmeye açık umutlarına son darbeyi de vurmayı ‘siz’ üstlenin…”  “Kaybedecekleri ne kalmış ki zaten” deyin, içlerinde insan olma filizi şeklinde hapsolmuş, ezilmeye çok açık bu nadide değeri de hedef alın, varsa geri kalan şeylerini de…

Sizin gözünüzde onlar; Amaçlarınıza araç olan yolda, gerçekten her şeylerini ‘kaybetmeye değerler!

Programın bizzat yapımcıları tarafından ‘Bu yarışmada hiç kimse Kaybetmeyecek’ sloganının,  Bu yarışmada Kazanan Kimse Olmayacak şeklinde derhal değiştirilip, bir özür metni ile kendilerine aktardığımız gerçekleri anlatan bir yaklaşımla değiştirme olgunluğunu göstermeleri gerekmektedir.

Bu program içinde yer alan herkes ‘KAYBEDECEK’tir!  Kazanan kimse olmayacaktır.

YENİ BİR HAYAT”  tv programı derhal durdurulmalı ve MORBİD OBEZ yani ölümcül derecede kilolu olan bilimsel olarak “engelli” statüsünde bulunan bu insanların asla eleme usulü ile yarıştırılmamaları ve sağlıklarının bir reyting konusu yapılamayacağı yetkililere bildirmelidirler. İlgili bakanlıklar derhal müdahale ederek, insanların umudunu ve tüm geleceğini çalan bu programı durdurmalıdırlar.

 OMDER diyor ki;  Bu yarışmada herkes kaybedecek!, Kendileri, aileleri ve çocukları. Bu yarışma içinde yer alan herkes zamanla mevcut  durumlarına bile şükredecek derecede  KAYBEDECEKTİR!

Yarını bugünden görememek en büyük kaybımız olacaktır…

OMDER-OBEZİTE İLE MÜCADELE DERNEĞİ 

KURUCU BAŞKANI

HALİL KARGULU

Psikolog – Tıbbı Antrenman ve Üstün Performans Uzmanı

SEMİR BERBER

 

http://www.vucudunsifresi.com/tr-tr/haber_makale.asp?RecID=608&TabID=3